23 Aralık 2007 Pazar

all my friends are getting married and I'm getting drunk

bugün bir arkadaşımın daha düğünü vardı (evlenen arkadaşlarımın sayısını artık net olarak bilmiyorum. eve geliyorum, hooop posta kutuma bir davetiye daha düşmüş) bu seferki bebekliğimden kalma bir arkadaş, hani çocukken evcilik oynadığınız, ergenlik döneminde kumsalda birlikte göz çapkınlığı yaptığınız, pijama partisi verip sabaha kadar kıkırdağınız, öss döneminde yüzünü ayda yılda bir görsen de her gece telefonda dedikodu yaptığınız, üniversitedeyken ise yavaşça yollarınızın ayrıldığını acıyla fark ettiğiniz arkadaşlardan. her neyse, bizim ailelerimiz çok yakındır ve bizi ikiz gibi büyüttüler, bu yapay kardeşlik durumundan dolayı bütün arkadaşlarım arasında evleneceği fikrine en zor alıştığım arkadaşım o oldu. sanki evlenirse bir şeyler eksilecekmiş gibi geldi hep, aramızda medeni haldeki değişimin getireceği kocaman bir uçurum açılmış gibi geldi ki, daha öncekilerde bu sorunu yaşadım. bara gidelim mi? sorusuna sen bana çaya gelsene cevabını veren arkadaşlarım var.
neyse, haseti ve hüznü bir kenara atarsak mutlu ol arkadaşım diyebilirim ancak kendisine, ama biz çay içmeye diil, bara gidelim. bağlanma kelimesi sizin için iple bağlanmış gibi her an beraber olmak diil, birbirine güvenen ve özgürlüğüne saygı duyan bireylerin bağlılığı olsun.
.
.
.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...