19 Mart 2010 Cuma

life is life

sadece akşam 7'den sonra yemek yemeyi keserek 3.7 kg verdim, pek mutluyum blogum. Aslında uzun süredir düşünüyordum akşam yemek beni mahvediyor diye, akşam derslerim başlayınca daha rahat uygulamaya başladım, midem nefes alamıyormuş onu anladım. hiçbir zaman şu sağlıklı yaşam manyaklarından ol-a-madım, Gülinim gibi itici güçler olmasa şu an gazetede çıkan 20 yaşında 150 kilo olan genç kız kalp krizi geçirdi haberlerinden biri bile olabilirdim ama işte şanslı azınlığım ben, Gülocuğumu tanıdım 18 yaşındayken. (Gülin hikayesi satır arasına sıkıştırılamayacak kadar uzundur, ayrı bir yazı yazmak gerek ona)
okulda da iş yoğunluğumuz ciddi arttı, ne eskisi kadar çok dizi, film vs seyretmeye vaktim kalıyor, ne de okumaya ama bir şekilde mutluyum benim veletlerle. çocukların en güzel yanı kendilerini ifade ederken ince ince düşünmemeleri. mesela bir velet var, küçük baya, 1. sınıf filan olmalı, böyle kocaman yemyeşil gözleri var. biz okulun kapısında sigara içerken geldi, "napıyon sen bakiiim?" diye sordu. efendim kızım???? napiyon dedim abla duymadın mı diye devam etti. ıhmmmm, si- si- sigara içiyorum vs. çocuğa diyecek bir şey bulamadım kekeliyorum. söndür bakalım abla, ciğerin yanar dedi gitti, biz şok olduk tabi. veledin sözlerine gülemiyoruz, halimize ağlayamıyoruz.
bir örnek de artık oldukça büyümüş olan 7. sınıflardan gelsin. kimse buna babanı çağır demeden bizim yaramaz babasını çağırmış, bütün öğretmenler birbir dertlerini anlatırken döndü, öf baba nerden çağırdım seni ya, bende tahta eksik kalmış herhalde dedi. biz koptuk çünkü kendisi farkında olmasa da kaynaştırma öğrencisi dediğimiz orta derecede zeka geriliği olan bir çocuktan bu kadar derin bir gözlem beklemiyorduk.
onun dışında günler hep aynı, mart bu sene o kadar zor geçmiyor sanki...

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...