aslında yazacağım yazının bonbon palasla hiç ilgisi yok, sadece banyoma hamamböcüğü girmiş, ki ölesiye korktuğum bir yaratıktır. banyonun kapısını kilitledim, köpeğimi kucağıma aldım, kitlenmiş bir şekilde kapıya bakakaldım.
korkunun yaşama hiçbir faydası yok....
aslında tatilimi anlatmak için açmıştım blogu ama başka bahara kaldı.
28 Temmuz 2008 Pazartesi
16 Temmuz 2008 Çarşamba
and so on...
sevgili blogcuk, ben bir yaş daha yaşlandım. doğum günümden aklımda kalanlar ise işe geç kalmam, öğlen ve geceyarısı olmak üzere iki kez pasta kesmemiz ve benim iki kez pastadaki mumları üflemek için çabalamam (ben söndüremeyen gruptanım:), sevdiğim insanların bu bahaneyle sesini duymam, gülincimle cup'ta kahve (doğum günüm olduğu için sınırsız tatlı izni kopardım:), sevdiklerimle gittiğimiz böcük'teki sözde! sürpriz parti (bir hafta boyunca bana sürpriz parti yapmayı unutmayın telkinlerinde bulundum kızlara:), artık aseksüel olduğunu ilan eden arkadaşımın ertesi gün manita yapması ve sevgilimin o gün işi için attığı kocaman adım...
bir adam demişki doğum günleri büyük dönüşümlere sahne olabilir diye, büyük değişim olmasa da her zaman gülümseyerek hatırlayacağım güzel anılar bıraktı bende...
5 Temmuz 2008 Cumartesi
haku aforizmaları
ben öğrenciyken, çalışan bir arkadaşım hafta içi akşam çıkmaktansa cuma cumartesi akşamı çıkmayı tercih ediyorum, eğer çıkmazsam haftaya hiç ara vermiyormuş gibi hissedip daha çok yoruluyorum, hafta içi çıkarsam eğer o da daha yorucu oluyor demişti. o bu cümleleri söylerken içimden ona ağza alınmayacak küfürler etmiştim, şimdi hak veriyorum. hafta sonu evde oturmak domateslik, ben mi? domates güzeli...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)